Öncelikle hikaye tamamıyla bana aittir. Öğrencilerime rakamları hikayeleştirerek anlatmanın daha akılda kalacağını ve küçük yaş gruplarında daha anlaşılır olduğunu düşünüyorum. Çocukların rakamları somutlaştırmalarına yardımcı oluyor.
tüm rakamların hikayeleri bir biri ile bağlantılı aslında. bir ülke oluşturup öğrendiğimiz tüm rakamları bu ülkenin içine bir şekilde dahil ediyorum. her sene anlattıklarımın çerçevesi aynı olsa da hikayelerde küçük değişiklikler yapıyorum. Bu sene aklımda olan hikayeleri yazıya dökerek bloğumu ziyaret edenlerle paylaşmak istedim. güle güle kullanın. sizlerden tek isteğim duygu ve düşüncelerinizi benimle yorum atarak paylaşmanız.
1 RAKAMI HİKAYESİ
Çok eski zamanda diyarın birinde Rakamlar Ülkesi adında bir ülke varmış. Bu
ülkenin Kelebek Derya adında bir kraliçesi varmış bu kraliçe çok üzgünmüş sizce
niye üzülmüş olabilir? Çünkü bu ülkede hiçbir rakam ya da sayı yaşamıyormuş.
Yıllar önce tüm rakamlar bu ülkeyi terk etmiş, gitmişler. Kraliçe çok yalnız kalmış. Bu
durum kraliçeyi çok üzüyormuş. Bir gün aklına bir fikir gelmiş yakınlarında bulunan
diğer bir ülke olan şekiller ülkesinin kralını telefonuyla aramış. Şekiller ülkesinin kralı
tırtıl Selami’ymiş. Kraliçe, Kral Selami’ye bütün üzüntülerinden bahsetmiş. Ülkesinde
çok sıkıldığını, kimsenin olmadığını, çok yalnız kaldığı için üzüldüğünü söylemiş.
Ona kendisine yardım etmesini, tüm diyarlardaki ülkelere haber vermesi için ona
yardım etmesini istemiş. Tırtıl ile kelebek birlik olmuşlar ve tüm ülkelerin kral veya
kraliçelerini aramaya başlamışlar. Ülkelerinde yaşayan tüm sayı ve rakamları tekrar
sayılar ülkesinde yaşamak için davet etmişler. Kraliçenin bu davetinin üzerinden
günler geçmiş. Kraliçe kimsenin gelmeyeceğini düşünüp üzülürken birden ülkenin
kapısı çalmış. Tık tık tık kraliçe bir anda çok heyecanlanmış acaba gelen kim
olabilir? Tabii ki gelen 1 rakam imiş. Kraliçenin davetini duyar duymaz hemencecik
yaşadığı yerdeki eşyalarını toplamış ve uzun yollardan geçerek; büyük dağları,
küçük tepeleri aşarak eskiden yaşadığı sayılar ülkesine geri dönmüş. Kraliçe bir
rakamını görünce çok sevinmiş. Ondan kendisini tanıtmasını istemiş. Bir rakamı
başlamış kendini tanıtmaya. Merhaba ben 1 rakamıyım buraya çok uzak bir ülkeden
geldim. Benim; bir tane gözüm, bir tane ağzım, bir tane kolum, bir tane parmağım,
bir bacağım ve bir tane de elbise bavulum var. İşte ben bir rakamıyım demiş.
Kelebek de ona kendini tanıtmış daha sonra, 1 demiş ki kraliçem kraliçem ben
nerede yaşayacağım benim bir tane evim olmayacak mı yemek nasıl yiyeceğim
demiş kraliçe de ona hadi gel beraber sana bir ev yapalım demiş. Başlamışlar ev
yapmaya. 1 rakamının evi; bir katlıymış, evin bir tane penceresi, bir tane kapısı, bir
tane bacası varmış işte bu bir rakamının eviymiş. Bir rakamı acıktığında yesin diye
kelebek ona bir tane ağaç hediye etmiş bu tane ağacın bir tane meyvesi varmış. Bu
meyve sizce ne olsun? ... olsun bu ağacın bir tane ... meyvesi varmış. Peki
çocuklar bir rakamının hayvanı olsun mu? O zaman bir rakamının bir tane ... olsun
... da bir tane evi olsun. Bir rakamının evini yaptık ağacını ve hayvanını da çizdik
artık 1 rakamı sayılar ülkesinde mutlu mesut yaşamaya başlamış.
Yazan Meryem KOÇ TOPAK
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder